Onları da Anlıyorum (feat. Kolera)

Yo también los entiendo (hazaña. cólera)

Onları da Anlıyorum (feat. Kolera)

¿Podría llorar si mi amor no fuera real?
Sevgim gerçek olmasaydı ağlayabilir miydim
¿Cómo podría reírme si no tuviera tu amor?
Aşkın bende olmasaydı nasıl gülebilirdim
Como el fuego me quema
Ateş beni yaktıkça
Me estoy enfriando. Me estoy enfriando
Daha çok soğuyorum soğuyorum
Me estoy congelando mientras estoy alimentando el fuego
Ben ateşi körükledikçe buz gibi donuyorum
Me miran asombrado
Bana şaşkın bakıyorlar
Yo también los entiendo
Onları da anlıyorum
Érase una vez cuando mi condición era una gota
Evvel zaman bir damla iken durumum
Lo encuentro de vez en cuando
El an derya hal buluyorum

Vámonos de aquí. Sólo dibuja una letra
Çıksın artık be kalem tek bir harf çiz bari
Tendré tiempo. No lo desperdicies. No empieces mañana
Vaktim olur zayi etme böyle kurma yarını
Dame una señal. Encontraremos una manera de atravesar el rasguño
Bir işaret et biz çizikten yol bulurum
¿No fue desde cero que construí todos los puentes?
Bir çizikten değil miydi onca köprü kurduğum
Soldado, mi bala es la misma que la bala de pluma
Ey askerim kurşunum kulun hali aynı kalem-i kurşun
Déjame decirte esto
Anlatayım şöyle ki;
Está retirado, su cabeza se abre lentamente
Dışa kapanıktır başı yavaş açılır dışa ilki
La punta se convierte en como si el zorro vagando por el bosque
Ucu sivrildikçe olur sanki ormanda gezen tilki
Creen que el amor del vino es alcohol, me condenan
Aşk şarabı alkol sanar kınarlar beni
Entonces Sago es un borracho mareado
Deki; öyleyse Sago başı dönmüş ayyaşın teki
¿Conoces el paisaje donde nunca has visto
Manzarayı bilir misin hiç görmediğin yerlerdeki

Hablando sin saberlo
Bilmeden konuşmak
Bueno, no es estúpido, ¿pero qué?
Aptallık değil de ne peki
La mirada sin sentido de muchos
Anlamsızlaşmış bakışları çoğunun
Niño desmilitarizado con un ángel dentro
Şeytanlaşmış içi melek görünen çocuğun
Cuando lo piensas, no puedes predecir lo peor
Düşününce kötüyü tahmin edemezsin ateşini
El frío que va dentro de mí
İçime işleyen soğuğun
Encuéntrame una salida
Bana bir çıkış yolu bulun
Deja que mi pesadilla llegue a su fin
Sonu gelsin kabusumun
Ahora Kasva está cansado
Artık Kasva yorgun düştü
Mi amanecer, mi pájaro esperanzador, chirp, chirp, chirp otra vez
Seher vaktim umut kuşum yine cik cik ötüştü
Yunus Sago se reunió con su prisionero todos los días
Yunus Sago mahkumuyla her gün görüştü
24 horas días dividiendo la vida con él
24 saatlik günler onunla hayat bölüştü
Rap habló
Rap konuştu

Renunciar, tonto, ¿qué demonios es esto?
Vazgeç ahmak bu ne haldir diyorlar
Las aguas gritaban y las inundaciones
Lakırdılar sular seller
¿Qué me pasa, querida?
Ne varmış canım şu halimde
Él entiende lo que es humano
İnsan olan halden anlar
Me miran asombrado
Bana şaşkın bakıyorlar
Yo también los entiendo
Onları da anlıyorum
Érase una vez cuando mi condición era una gota
Evvel zaman bir damla iken durumum
Lo encuentro de vez en cuando
El an derya hal buluyorum